Gebelik Tanısı ve Takibi

Gebeliğin ilk günlerinden itibaren anne adaylarının aklını önemli bir soru meşgul eder: “Normal doğum mu, sezaryen mi?”  Normal bir hamilelikte, ilerleyen gebelik haftası ile beraber gelen sancılar doğumun habercisidir. Süreç bu şekilde ilerlerken anne ve baba adayları doğumun nasıl olacağı konusunda kendilerince bir tercih yapsalar da aslında doğum bebeğin durumuna, gebeliğin yapısına ve hekimin kararına […]

Ülkemizde yeni bir kavram olan “sezaryen sonrası normal doğum” (SSVD) ile bebeğini sağlıklı bir şekilde dünyaya getiren kadınların sayısı giderek artmaktadır. SSVD her anne adayı için tercih edilmese de uygun kişilerde ve gebelik sürecinin düzenli takip edilmesiyle sağlıklı biçimde gerçekleştirilebilir. Bazı anne adaylarında sezaryen sonrası normal doğum mümkündür. Bunun için hasta öyküsünü değerlendirmek önemlidir.  Hastanın

Gebeliğin ilk 3 ayında hamile kadınların yaklaşık %80’i, mide bulantısı ve kusma gibi semptomlar ile sabah bulantısı yaşayabilir. Gebelik boyunca sabahları uyanmak, yaşanacak olan bulantı ve zaman zaman kusmalardan dolayı kabus haline gelebilir. Doktorunuza danışmadan ilaç kullanmayın. Öncelikle hekiminiz ile bu durumu değerlendirin.   Mide yanması: Gebelik haftanız ilerledikçe büyüyen bebeğinizin midenize yaptığı basınçtan ötürü midede

Gebe kalma ile birlikte anne adaylarında bebeklerine yetebilme stresi başlıyor. Hem kendilerini korurken hem de bebekleri için faydalı olma endişesi ortaya çıkıyor. Bu sebeple öncelikle dengeli ve düzenli beslenmeye dikkat ederek vitamin depolarını doldurmak da kritik öneme sahip! Gebelik boyunca vücudunuzun ihtiyaçları artar. Bedeninizin düzenini korumak ve bebeğinizin gelişimini desteklemek için ekstra vitamin, mineral ve

Gebeliğin 20. haftasından önce fetüsün kaybedilmesi düşük olarak adlandırılır. Düşük, erken gebelik ile ilişkili en yaygın komplikasyonlardan biridir. Tanımlanan gebeliklerin yaklaşık %15-25’i düşükle sonuçlanır. Bu demek oluyor ki, tüm gebeliklerin yaklaşık dörtte birinde düşük görülüyor Düşüklerin %80’inden fazlası hamileliğin ilk üç ayında gerçekleşir. Düşüklerin gebeliğin 20. haftasından sonra görülme olasılığı azdır; bunlar “geç düşük” olarak

1- Yoğurt: İçeriğindeki mükemmel kalsiyum, fosfor oranı ile vazgeçilmez bir besindir yoğurt. Hem annenin bebeği ile paylaştığı mineral depolarını doldururken hem de bebeğin kemik ve diş sağlığı için son derece önemli bir rol oynuyor. Annenin enerji ihtiyacına göre günde 2 veya 3 bardak mutlaka yoğurt tüketmesi gerekiyor.   2- Yumurta: Yumurta en kaliteli protein kaynaklarından biridir.

1. Çiğ ya da az pişmiş yumurta: Salmonella denilen bakterileri içerir bu da çeşitli bağırsak enfeksiyonlarına sebebiyet verir. Bu tür bakteriler özellikle hamile olan kişilerde karın ağrısı ve ishalle sonuçlanan rahatsızlıklara sebep olmaktadır. Aynı zamanda gıda zehirlenmelerine de yol açmaktadır.   2. Çiğ ya da az pişmiş et: Az pişmiş ya da çiğ haldeki ette toksoplazma

Gebe kalma ile birlikte anne adaylarında bebeklerine yetebilme stresi başlıyor. Hem kendilerini korurken hem de bebekleri için faydalı olma endişesi ortaya çıkıyor. Bu sebeple öncelikle dengeli ve düzenli beslenmeye dikkat ederek vitamin depolarını doldurmak kritik öneme sahip! Gebelik boyunca vücudunuzun ihtiyaçları artar. Bedeninizin düzenini korumak ve bebeğinizin gelişimini desteklemek için ekstra vitamin, mineral ve besinlere

Erken doğum sebepleri nelerdir?  20. gebelik haftasından önce olan doğumlar düşük olarak adlandırılır. 37. gebelik haftasından önce doğumun başlamasına ise “erken doğum” denir. Erken doğum 20-37. gebelik haftaları arasında olan doğumdur. Sağlıklı bir gebelik, 37-42 hafta arası sürer. Hesaplanan ve size söylenen muhtemel doğum tarihi 40. haftaya denk gelen zamandır. 37 hafta öncesinde olan doğumlar;

Hamilelik, kadınların fizyolojik olarak köklü değişimler yaşadığı doğal bir süreçtir. Yaşanan değişimler sonucu hamilelik belirtileri olarak adlandırılan bazı şikayetler görülebilir. Özellikle hormon seviyelerinin artmasına bağlı olarak genişleyen damarlar, kan hacminin henüz yeteri kadar artmaması bu tarz hassas durumlar yaratabilmektedir. Sağlıklı bir kadında, gebelik sırasında, kalp-damar ve sinir sistemi bu ciddi değişikiklere uyum sağlayarak, tolere edebilir.